12 Kasım 2010 Cuma

KPSS ve biz

Bugün KPSS sonuçları yeniden açıklanıyor.Sistemin adaletsizliği, insanların adaletsizliği bir yana, evde, gözlerimin önünde kafası bulanmış bir insanla yaşama mücadelesi veriyorum.


Eşimin kardeşi, eşimin askere gitmesi sebebiyle benimle kalıyor aylardır.O bir KPSS mağduru.

4 sene fen bilgisi öğretmeni olabilmek için üniversitede dirsek çürütmüş, feni ve öğretmenliği -aslında- çok seven ama şu sıralar, "acaba yanlış seçim mi yaptım?" diyerek sıyırma aşamasına gelmiş gencecik bir kız.
Ne kadar üzüldüğünü ve kafasının karıştığını tahmin edersiniz.

Söylediği en acı sözlerden biri şu: "Ben bu kadar ümitsizken, sabırsızken ve bıkmışken nasıl başka insanlara faydalı olabilirim?"

Bazılarının adaletsiz adaleti, malesef onu hayal kırıklığına uğratıyor...ve evet ben de korkar oldum, nasıl bir psikolojiye sahip insanlara emanet edeceğiz çocuklarımızı diye.

Bunların dışında evde devamlı bir "eğitim bilimleri kitapçığı" yutmuş halimiz var.Oğlumun her davranışının bir adı var.Mesela dün akşam bir "yordama" hadisesiyle karşılaşmışız.Yodurdaya yodurdaya bir hal olduk.
Sonra "edimsel koşullanma" "ben merkezcilik" "ses bulaşması" gibi gün içersinde yaşadıklarımız var.Beynim terim terim oldu.Lütfen diyorum bu hareketimizin altından da bir terim çıkmasın:)

Vel hasıl bir KPSS mağduru ile aynı evde yaşamak, hem zor hem enteresan:)

Bugün açıklanan sınav sonucun herkesin yüzünü güldürmesi dileğiyle...

Hiç yorum yok: